Esim - Cihan Tarihinin En Büyük Kahramanı Kür Şad (H. Nihal ATSIZ)
Login:
Password:

Forgot password Register

Article


7
   
Report


Yedinci asrın ilk yarısından Gök Türk KaÄŸan sülâlesi arasında ÅŸahsî ihtiras ve entrikalar yüzünden devlet parçalanmak tehlikesine maruz kalmış ve nihayet iÅŸe Çinin fesadı da karışarak Gök Türk ülkesinin ÅŸark kısımları 630’da Çinin eline geçmiÅŸti. Bu arada Kieli Han da Çinliler için bulunmaz bir nimet olduÄŸundan Kieli Han ile ona tâbi olan bütün Türkleri Çine getirdiler. Parça parça Çine dağıtılarak milliyetlerini unutturmak, çinlileÅŸtirmek siyasetini takib ettiler. Kieli Han esareti izzetinefsine yediremeyerek kederinden 634 de öldü. Bunun üzerine esir Türklerden birkaçı da teessürlerinin ÅŸiddetinden intihar ettiler.

Çinlilerin Türk ırkını kökünden kurutmak üzere aldıkları tedbirleri gören Gök Türk hükümdar sülâlesinden Kür Åžad Türk devletini yeniden diriltmek için 639’da gizli bir ihtilâl cemiyeti kurdu. 40 Türk bu cemiyete girdi. Türk devletini yeniden kurmak için Çin İmparatorunu öldürmeyi ve Çin sarayında esir bulunan Türk prenslerinden Holuku’yu Türkeline KaÄŸan ilân etmeyi kararlaÅŸtırdılar. Geceleri ÅŸehri gezmek âdeti olan Çin İmparatorunu sokakta öldüreceklerdi. Fakat ihtilâlin yapılacağı gece hava bozulduÄŸundan İmparator Tay-tsung sarayından dışarı çıkmadı. Kür Åžad, ihtilâl gecikirse farkına varılacağından çekinerek geceleyin İmparatorun muhafızlarına saldırdı. Gayet kahramanca ve çok sert bir çarpışma oldu. Türkler azlık olduklarından çekilmeÄŸe mecbur kaldılar. İmparatorun ahırına hücum ederek en iyi atlara binip kaçtılar. Kür Åžad bir ırmağı geçerken yakalandı ve öldürüldü. Bu iÅŸte dahil olamayan Holuku cenup vilayetlerine sürüldü. Fakat İmparatorluÄŸun merkezindeki bu hareket Çinlileri o kadar korkuttu ki Türkleri çinlileÅŸtirmekten filan vazgeçerek onları Sarı Irmağının ÅŸimaline nakledip yalnız ismen kendilerine tâbi olmalarıyla iktifaya mecbur kaldılar. Bu suretle 681”deki Türk istiklâlinin tohumu atılmış oldu.

Tarih, Kür Åžad hakkında iÅŸte bu kadar söylüyor.

Cihan tarihinde, bilhassa Türk tarihinde bir çok kahraman görülmüÅŸtür. Bunlardan bazılarının ünü dünyayı tutmuÅŸ, kimi büyük fütühat yapmış, kimi ÅŸanlı bir müdafaanın kahramanı olmuÅŸtur. Fakat bununla beraber tarih en büyük kahramanların bile çok defa ufak tefek kusurlarını kaydetmiÅŸtir. Meselâ son asırlarımızın kahramanlarından Fatih, Yavuz ve Kanunî o kadar büyük oldukları halde ne kadar küçüklükler yapmışlardır. Åžanlı Fatih’in sırf ÅŸehvet için yaptığı ahlaksızlıklar, kahraman Yavuzun ÅŸahsî ikbal için iÅŸlediÄŸi cinayetler ve büyük Kanunî’nin kadınlara âlet olarak düÅŸtüÄŸü büyük yanlışlıklar olmasaydı hiç ÅŸüphesiz bizim gözümüzde daha büyük insanlar olacaklardı. Yine bazı kahramanlar da gelmiÅŸtir ki önceleri büyük yararlılık gösterip milleti yükselttikleri halde sonları fenalığa, sefahate dalmışlar ve iyi namlarıyla birlikte hayatlarını da vererek bunu ödemiÅŸlerdir. KapaÄŸan KaÄŸan buna iyi bir örnektir. Kür Åžad’a gelince o bunların hiçbirine benzemez. Kür Åžad ne büyük ülkeler almış, ne yüksek kanunlar koymuÅŸ, ne de yoksul milleti zengin etmiÅŸtir. Fakat bununla beraber o cihan tarihinin, hiç ÅŸüphesiz birinci kahramanıdır. Tarihin herhangi bir yaprağına sıkışmış birkaç satırlık malûmattan Kür Åžad’ın büyük rolünü çıkarabilmek güçtür. Bunun için, büyük ÅŸöhretlilerin yanında bazen ünsüzlerin de pek büyük fedakârlıklar yapabileceÄŸini düÅŸünmek lazımdır.

Tarih, adını bile bilmediÄŸimiz birçok kahramanlar yetiÅŸtirmiÅŸ olabilir. Irak cephesinde, tek başına bir İngiliz süvari alayıyla çarpışmak cesaretini gönlünde bulan topal bir Türk piyade neferi gibi bir millete ÅŸan verecek erler bulunur. Fakat zaman ve mekân ÅŸartlarını da nazarı dikkate alınca bunlardan hiçbirinin Kür Åžad’a yetiÅŸemeyeceÄŸi teslim olunur. Arkasını kendi ordusuna veya ülkesine dayayınca, birkaç misli düÅŸmanla çarpışmak, herkes için olmasa bile, yapılabilecek bir kahramanlıktır. Kendi menfaatini millî menfaatle birleÅŸtirerek mevki ve ÅŸeref için kabadayılık edecek insanlar da çoktur. Fakat ne mevki ne de ÅŸerefi düÅŸünmeden, sırf millet için ve kendi kanı pahasına baÅŸkasını tahta çıkarmak üzere çekilen kılıcın sahibine saygı ile baÅŸ eÄŸmek lâzımdır. Kür Åžad, KaÄŸan sülâlesindendi. Bu büyük kahramanlığı yaptıktan sonra kendisini KaÄŸan oturtmak isteyebilir, kahramanlığa meftun olan Türk milleti de bunu ondan esirgemezdi. Fakat kahramanlık gibi feragatin de timsali olan Kür Åžad bunu düÅŸünmedi bile…

40 kiÅŸiyle, esir bulundukları kuvvetli bir memleketin hükümdarına saldırmak her kahramanın yapacağı iÅŸlerden deÄŸildir. DüÅŸmanlarla çevrili olan esirlerin kuvvei mâneviyesi hürlerinki gibi saÄŸlam deÄŸildir. Böyle olduÄŸu halde bu büyük iÅŸe teÅŸebbüs edebilmekle Kür Åžad ve onun temsil ettiÄŸi 40 Türk, cihan tarihinin en büyük kahramanları olmak hakkını kazanmışlardır. Onların bu hareketine çılgınlık diyecek zavallılar bulunabilir. Çünkü kahramanlıktan nasibi bulunmayanlar ve hiç olmazsa kahramanlığı takdir edecek kadar asil seciyeli olmayanlar için kahramanlık budalalıktır. Fakat mensup bulunduÄŸu milleti kurtarmak için hayatını harcayıp topraÄŸa düÅŸmek, kartal gibi göÄŸe yükselmek demektir ki zahife gibi yerde sürünenler bunun mânâsını anlayamazlar.

Millet yolunda ölen Namık Kemal bir kahramandır. Åžahsiyetini millî varlık içinde eriten Gök Alp da öyledir. Türkistanda millî ÅŸuuru uyandırmak için ölmek kararını veren ve rus makinalısına yürüyen Enver PaÅŸa da belki onlardan daha büyük bir kahramandır. Fakat bunların hiçbiri Kür Åžad gibi büyük bir maksatla ve onunki kadar güç ÅŸartlar içinde olarak çarpışmamışlardır. Hükümdarlara sokakta suikasd yapan anarÅŸistler görülmüÅŸtür. Fakat esir oldukları memleketin sarayına saldıracak fedaîler hiçbir yerde çıkmamıştır. Kür Åžad’ın bu hareketi hiçbir netice vermeden sönseydi bile yine o en büyük kahraman sıfatına lâyık olacak ve bu hareketiyle torunları olan biz, bugün Türklere edebî bir ÅŸan ve ÅŸeref kazandırmış bulunacaktı. Halbuki bu misli görülmeyen kahramanlık Çinlileri o kadar korkuttu ki onlar Çinde esir bulunan bütün Türkleri bir an önce Türkeline göndermekten baÅŸka bir ÅŸey düÅŸünmediler. Bu suretle, denilebilir ki, Türkleri esaretten kurtaran, Kür Åžad’ın kahramanca saldırışı olmasaydı Çinliler, tabii, Türkleri Çin’de alıkoyarak çinlileÅŸtirme siyasetinde muvaffak olacaklardı. Ve belki de bugün yer yüzünde büyük Türk milleti bulunmayacaktı. Bir millete ileri atılış gücünü verebilmek için Kür Åžad gibi serden geçti yiÄŸitler gerektir. Bu türlü gözünü daldan budaktan sakınmayan erler boÅŸu boÅŸuna ölseler bile milletlerinin ruhuna soktukları duygu ile en müspet neticeyi almış sayılabilir. Çünkü bunlar millet için birer örnek ve birer remiz olurlar.

Büyük geçmiÅŸinden ilham alan yüksek tahsil gençliÄŸinin, büyüklerimiz için günler yapmasını bütün samimiyetimle alkışlarken, büyük Namık Kemal’le büyük Gök Alp’ın ruhlarına, kendindeki büyüklükten yalnız bir parçasını tevarüs ettirmiÅŸ olan en büyük Kür Åžad için de ayrı bir gün yapmalarını, biraz daha yaÅŸlı bir arkadaÅŸ sıfatıyla, diler ve beklerim. Yüksek tahsil gençliÄŸi gibi Namık Kemal ve Gök Alp’ın ruhunu pek çok ve Kür Åžad’ın ruhunu biraz sevindiren yüksek duygulu bir kütleden bunu beklemek hakkımızdır.

Kür Åžad 639’da öldü. BeÅŸ yıl sonra yani 1939 da, onun ölümünün 1300, yılında büyük bir Kür Åžad günü için ÅŸimdiden hazırlık yapılsa, onun hayatı için bir piyes yazılsa ve büyük adına Üniversite meydanda tek parçalı sade bir taÅŸ kırık bir kılıçtan ibaret bir abide dikilse nasıl olur? Üniversite bir bilim ocağıdır. Fakat ÅŸunu unutmamalıdır ki bir millette önce kahramanlar yetiÅŸir, ondan sonra ÅŸâirler delir, âlimlerse daha sonra meydana çıkar. Üniversite bir bilim yeri, Kür Åžad’da ömründe ok ve kılıçtan baÅŸka bir ÅŸey kullanmamış bir asker olabilir. Lâkin ÅŸunu da kabul etmek lâzımdır ki arkadaşım Orhan Åžaik’in dediÄŸi gidi:

En yüksek eserler kılıçla ve düÅŸman kanıyla yazılmış olanlardır.

Nihal ATSIZ, Kopuz Dergisi, 1939, Sayfa: 3




Previous article:
Türk Kara Ordusu Ne Zaman Kuruldu? (H. Nihal ATSIZ) (11 years ago)

Next article:
birlik (11 years ago)

ESim
or
Register for free:
Only letters, numbers, underscore and space are allowed (A-Z,a-z,0-9,_,' ')
Show more

By clicking 'Sign Up!', you agree to the Rules and that you have read the Privacy Policy.

About the game:


USA as a world power? In E-Sim it is possible!

In E-Sim we have a huge, living world, which is a mirror copy of the Earth. Well, maybe not completely mirrored, because the balance of power in this virtual world looks a bit different than in real life. In E-Sim, USA does not have to be a world superpower, It can be efficiently managed as a much smaller country that has entrepreneurial citizens that support it's foundation. Everything depends on the players themselves and how they decide to shape the political map of the game.

Work for the good of your country and see it rise to an empire.

Activities in this game are divided into several modules. First is the economy as a citizen in a country of your choice you must work to earn money, which you will get to spend for example, on food or purchase of weapons which are critical for your progress as a fighter. You will work in either private companies which are owned by players or government companies which are owned by the state. After progressing in the game you will finally get the opportunity to set up your own business and hire other players. If it prospers, we can even change it into a joint-stock company and enter the stock market and get even more money in this way.


In E-Sim, international wars are nothing out of the ordinary.

"E-Sim is one of the most unique browser games out there"

Become an influential politician.

The second module is a politics. Just like in real life politics in E-Sim are an extremely powerful tool that can be used for your own purposes. From time to time there are elections in the game in which you will not only vote, but also have the ability to run for the head of the party you're in. You can also apply for congress, where once elected you will be given the right to vote on laws proposed by your fellow congress members or your president and propose laws yourself. Voting on laws is important for your country as it can shape the lives of those around you. You can also try to become the head of a given party, and even take part in presidential elections and decide on the shape of the foreign policy of a given state (for example, who to declare war on). Career in politics is obviously not easy and in order to succeed in it, you have to have a good plan and compete for the votes of voters.


You can go bankrupt or become a rich man while playing the stock market.

The international war.

The last and probably the most important module is military. In E-Sim, countries are constantly fighting each other for control over territories which in return grant them access to more valuable raw materials. For this purpose, they form alliances, they fight international wars, but they also have to deal with, for example, uprisings in conquered countries or civil wars, which may explode on their territory. You can also take part in these clashes, although you are also given the opportunity to lead a life as a pacifist who focuses on other activities in the game (for example, running a successful newspaper or selling products).


At the auction you can sell or buy your dream inventory.

E-Sim is a unique browser game. It's creators ensured realistic representation of the mechanisms present in the real world and gave all power to the players who shape the image of the virtual Earth according to their own. So come and join them and help your country achieve its full potential.


Invest, produce and sell - be an entrepreneur in E-Sim.


Take part in numerous events for the E-Sim community.


| Terms of Service | Privacy policy | Support | Alpha | Luxia | Primera | Secura | Suna | Mira | Zara | Viva | e-Sim: Countryballs Country Game
PLAY ON